İlgili Sonuçlar

• üzere
  أدَاة استعلاء بمَعْنَى عَلى وتُفَسَّر بمَعْنَى {بناء عَلى}
  daha fazlası ...
• onursuzluk
  عَدم الشَرَف . عَدم الحَيْثِيَّة . عَدم الوَقَار .
  daha fazlası ...
• ibret (n.)
  سابقة
  daha fazlası ...
• misal (n.)
  سابقة
  daha fazlası ...
• örnek (n.)
  سابقة
  daha fazlası ...
• sabıka
  سَابِقَة {ج سَوَابِق}
  daha fazlası ...
• sabıkalı
  ذُو السَّابِقَة
  daha fazlası ...
• lüzum (n.)
  عدم
  daha fazlası ...
• yokluk (n.)
  عدم
  daha fazlası ...
• kaybolmak (v.)
  عدم
  daha fazlası ...
• şaşırmak (v.)
  عدم
  daha fazlası ...
• fukaralık (n.)
  عدم
  daha fazlası ...
• kaybetmek (v.)
  عدم
  daha fazlası ...
• mahrum (adj.)
  عدم
  daha fazlası ...
• parasız (adj.)
  عدم
  daha fazlası ...
• azıtmak (v.)
  عدم
  daha fazlası ...
• yitirmek (v.)
  عدم
  daha fazlası ...
• fukara (adj.)
  عدم
  daha fazlası ...
• yoksun (adj.)
  عدم
  daha fazlası ...
• sefil (n.)
  عدم
  daha fazlası ...
• kaçırmak (v.)
  عدم
  daha fazlası ...
• hiçlik (n.)
  عدم
  daha fazlası ...
• gerek (n.)
  عدم
  daha fazlası ...
• aldırmazlıktan gelmek
  عَدَم
  daha fazlası ...
• yok etmek
  عَدِمَ {[َ عَدَمًا]}
  daha fazlası ...
• hiç (n.)
  عدم
  daha fazlası ...
• hürmetsizlik
  عَدَمُ اِعْتِبَار
  daha fazlası ...
• ıska
  عَدَمُ الإصَابَة
  daha fazlası ...
• denizyıldızı (n.)
  عدم الاحتساس
  daha fazlası ...
• iktidarsızlık (n.)
  عدم استطاعة
  daha fazlası ...